Tarih, ihanetin karanlığıyla karışıp şehadetin aydınlığıyla yazıldığı o geceyi unutmaz. 15 Temmuz, sadece bir darbe girişimi değil, aynı zamanda bu toprakların ruhuna vurulmak istenen zincirlerin kırıldığı destansı bir direniştir.
Tankların namlusuna karşı yürüyen eller, F-16'ların gürültüsüne karşı tekbirlerle haykıran yürekler… O gece millet, "Bayrak inmez, ezan susmaz, vatan bölünmez" diyerek sokaklara döküldü. Kadını, erkeği, genci, yaşlısı... Her biri birer isimsiz kahraman, her biri birer abide oldu.
O gece Ankara'da, İstanbul'da ve Anadolu'nun dört bir yanında yükselen irade, sadece darbeyi değil, esareti de reddetti. Kurşunlara imanla karşı koyan yürekler, bu milletin teslim alınamayacağını bir kez daha haykırdı dünyaya.
15 Temmuz, bir milletin yeniden dirilişidir. Bu topraklara pranga vurmaya çalışanların, millet iradesiyle nasıl ezildiğinin adıdır. Ve unutulmamalıdır ki; bu milleti tankla, tüfekle dize getiremeyenler, kalemle, algıyla, fitneyle de başaramayacaklar.
Biz bu vatanı sadece toprağıyla değil; şehit kanıyla, anaların duasıyla, yiğitlerin cesaretiyle seviyoruz. Ve her 15 Temmuz'da, o gecenin karanlığından doğan sabahı hatırlıyor; "Bu millet asla diz çökmez!" diye haykırıyoruz.
Allah'ın indirdiği ile hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir.
Mâide Sûresi 44. Ayet
GÜNÜN HADİSİ
İman etmedikçe Cennet'e giremezsiniz; birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şeyi size haber vereyim mi? Aranızda selamı yayınız.
%20(1).jpg)
0 Yorumlar